Plug-in hibrit teknolojisi otomotiv endüstrisinin zirvesine ulaştı. Bugatti, merakla beklenen Chiron’un halefi olan Tourbillon’u tanıttı. Benzin-elektrik hibrit sistemiyle donatılan bu araç, 1.800 beygir gücünde olup, süspansiyonunda 3D baskılı parçalar ve hoparlörsüz bir ses sistemiyle dikkat çekiyor.
Tourbillon tamamen yeni bir tasarımla geliştirildi. Büyük coupe’nin boyutları Chiron’a oldukça yakın, çünkü iki aracın da benzer bir amacı var: inanılmaz hızlarda güvenli ve konforlu bir şekilde seyahat etmek. Bugatti, 250 mph’nin (400 km/s) üstüne çıkmanın Tourbillon için oldukça olası olduğunu belirtiyor. Chiron, 2019 yılında 304 mph hıza ulaşarak 300 mph bariyerini aşan ilk otomobil olmuştu. Bu nedenle Bugatti hız konusunda uzman.
Anahtarlık üzerindeki bir düğmeye bastığınızda Tourbillon, yırtıcı bir kuş gibi dihedral kapılarını açıyor. İçeride ise Bugatti, dijital ekranlarla dolu bir iç mekan yerine işçiliğe odaklanmış. Şirket, dijital ekranların hızla eskiyen bir teknoloji olduğunu ve zamansız tasarımlar yaratmak istediklerini belirtiyor. Bu yaklaşım, yeni bir AppleWatch ile klasik bir İsviçre saati arasındaki farka benzetilebilir.
Tourbillon’un iç mekanı, İsviçre saatlerinden ilham almış. Bugatti, gösterge panelini oluşturmak için İsviçreli saat yapımcılarıyla çalıştı. 600’den fazla parçadan oluşan bu panel, titanyum ve safir, yakut gibi değerli taşlarla yapılmış. Direksiyonun önünde yer alıyor, böylece daha iyi bir görünürlük sağlıyor.
Ekranlardan tamamen kaçınmak mümkün olmasa da, aracın içinde sadece bir tane Apple CarPlay uyumlu ekran bulunuyor ve bu ekran sürücü çağırmadıkça gizli kalıyor. Ses sistemi ise hoparlörler yerine iç panelleri hoparlör olarak kullanarak ağırlıktan tasarruf sağlıyor ve oldukça havalı bir teknoloji sunuyor. Ses ayar düğmesi ise alüminyum orta konsolun üst kısmında yer alıyor ve beklediğiniz gibi çalışıyor.
Tourbillon, plug-in hibrit sistemiyle dikkat çekiyor. Bu sistem, yeni 8.3 litrelik V16 motor, ön aksa yerleştirilmiş iki elektrik motoru (her bir tekerlek için bir tane), arka aksa yerleştirilmiş üçüncü bir elektrik motoru ve 25 kWh kapasiteli yağ soğutmalı bir batarya paketinden oluşuyor. 16 silindirli motor 1.000 beygir gücü üretirken, elektrik motorları toplamda 800 beygir gücü sağlıyor ve bu da Tourbillon’un toplam gücünü 1.800 beygire çıkarıyor. Motor, sekiz ileri çift kavramalı otomatik şanzımana bağlı, T şeklindeki batarya paketi ise kabinin ortasında ve arka koltukların arkasında yer alıyor.
Bu sistem, dört tekerlekten çekiş, tam tork yönlendirme ve sadece elektrikle yaklaşık 40 mil (65 km) sürüş imkanı sunuyor. Hibrit teknoloji genellikle ağırlık eklerken, Bugatti Tourbillon’u Chiron’dan daha hafif yapmayı başarmış. Karbon kompozit yapı ve 3D baskılı alüminyum süspansiyon parçaları gibi yenilikler sayesinde hibrit sistemin ağırlığı dengelenmiş.
Fransa’da Molsheim’da el yapımı olan Bugatti Tourbillon, 250 adetle sınırlı. Fiyatı 4 milyon dolar olarak belirlenen bu araç, alıcıların seçenek eklemeye başlamadan önceki başlangıç fiyatını temsil ediyor. Markanın Sur Mesure departmanı, alıcıların evdeki tasarımcılarla çalışarak renk ve malzeme kombinasyonlarından oluşan benzersiz bir araç yaratmalarına imkan tanıyor.